Gazeteciler Günü'nde Başkan Işık'a sordum

Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. Biga Belediye Başkanı İsmail Işık adına Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden gelen davet üzerine Şehir Parkı’ndaki kahvaltılı toplantıya ben de katıldım. Aslında ben gazeteci sayılmam. Radyo Pegai’de yıllardır radyoculuk yapıyorum. Son birkaç yıldır ajanslardan gelen haberlerin ağırlıkta olduğu, Pegai Haber sitesini kurduk. O nedenle de birkaç yıldır basın davetlerine katılıyorum. Davet aldıkça tabii…
Kahvaltılı toplantı saat 09:00’da Biga Şehir Parkı’nda başladı. Bazı gazeteci arkadaşlar biraz geç kalsalar da Başkan Işık tam 09:00’da gelmişti. Dakik olması ve gazeteci arkadaşları karşılaması güzel bir görüntü verdi. Bizler önemsendiğimizi görüyoruz.
Kahvaltının ardından kısa konuşacağını ve bizleri dinleyeceğini ve sorularımızı yanıtlayacağını söyleyen Başkan Işık; “Çalışma şartlarınız gerçekten ağır. Bu zor şartlar altında mücadele ediyorsunuz. Basını gerçekten önemsiyorum. Ama ülkemizde ne yazık ki hak ettiği değeri bulmadığını da üzülerek izliyorum. Çalışan Gazeteciler Günü’nde 150’den fazla gazetecinin ne yazık ki, sadece ve sadece habercilik yaptıkları için tutuklular. Bu 2018 yılının Türkiye’sine yakışmıyor. Bu kötü günlerin de geçeceğine inanıyoruz. Mutlaka Türkiye’de demokrasinin tam anlamıyla oturduğu, bütün kurumların adaletli bir şekilde çalıştığı günlerin bir gereklilik olduğuna inanıyorum. Bu kötü günler elbet bir gün sona erecek” dedi.
Medya temsilcileri olarak aslında bizim günümüz olsa da belediye başkanını bulmuşken sorularımızı sormadan edemezdik. Ben de çok merak ettiğim ve bana da sokakta sorulan Küçük Sanayi Sitesi ile ilgili soruyu sordum. Başkan Işık’ın kızdığı ve canının sıkıldığı yanıtından belliydi. Uzun uzun anlattı. O soruma Başkan Işık’ın yanıtı şöyle oldu:
“Sadece belediye değil, kimse yoktu. Ne kaymakam vardı, ne belediye vardı ne de sivil toplum kuruluşları vardı. Şöyle oldu. Çağırıldık. Diğer sivil toplum kuruluşları da çağırıldı. Bana gelmeyin demediler ama diğer sivil toplum kuruluşlarını, odaları ikinciye aramışlar ve ‘gelmeyin’ demişler. Yani kim düzenliyorsa, organize ediyorsa AKP dışındakilerin gelmesini istememişler. Odalar ve sivil toplum kuruluşlarına ‘gelmeyin’ denildiğini öğrenince ben de gitmekten vazgeçtim. Biga’ya küçük sanayi sitesi yapılmaya kalkılıyor, belediyenin haberi yok. Kaymakam beyin bile haberi yok. Belediye başkanının haberi yok. Esnaf Odası’nın haberi yok. Ticaret Odası’nın haberi yok. Kimin haberi var? AKP İl Başkanının, Milletvekilinin haberi var. Böyle iş olur mu? Toplantıya kendi kendilerine yaptılar. Burada kasıt var. Bunu tek başına yapamazsın. Burada parti reklamı yapmak istiyorlar.
Belediye ile birlikte olman lazım. Orasının planları yapılacak, yolu yapılacak, imar düzenlemeleri yapılacak. Hep birlikte yapılması gereken işten, kimsenin haberi yok. Şükrü Kemerli abimizdir, 15 yıl yaptı belediye başkanlığını. Mehmet Özkan 10 sene yaptı. Biz yapacağız ve zamanımızı tamamlayacağız. Ben Biga’nın 30’uncu belediye başkanıyım. Ama belediye hep burada. Bu Şehir Parkı’nı İsmail Işık yapmadı, Biga Belediyesi yaptı. Ben gittikten sonra da burası kullanılacak. Belediye Ticaret Merkezi’ni Şükrü Kemerli yaptı, kullanıyoruz. Köşklübağ Düğün Salonu Mehmet Özkan zamanında yapıldı, kullanıyoruz. Hepsine de teşekkür ediyoruz. Ama burada bir küçük sanayi sitesi yapılmaya kalkılıyor. Ne olduğu, ne olacağı belli değil. Proje bizden çıktı. Orasını ben istedim, depolama alanı diye 100 binlik planda lejantlansın diye. Çünkü bizim OSB o tarafta, fabrikalar var. Biz Biga’nın dışına yapalım ve Biga’ya girmeden insanlar orada işlerini halletsinler istedik. Bizim mevcut sanayi sitemiz yetmiyor. Daha büyük dükkanlar olsun istedik.”
Köprü demirlerinin kapalı pazaryerinde kullanıldığını iddia edenler vardı. Kullanılmadığını ben biliyorum. Benim gibi gazeteci arkadaşlarım da biliyordu. Ama bir de Başkan Işık’tan duymak için sordum. Başkan Işık’ın kısa ve öz oldu. O yanıt da şöyle:
“Köprü demirleri Şeker Pancarı deposunda, FB Derneği yanında. Bizim birinci önceliğimiz bunu yeniden aynı yere koymak. Köprü için planlanan malzemeler bunlar. Bunları başka yerde kullanmadık. Bekletiyoruz.”
Köprü üstünün kapatılmasıyla ilgili soru üzerine de samimi açıklamalarda bulunan Başkan Işık özetle şunları söyledi:
“Biga’da bir çekişme yaşanıyor. Ağustos ayı ile birlikte bu zaten doruğa çıktı. Ağustos’tan bu yana geçen 5-6 aylık süreye baktığınızda zaten Biga halkının çekişmeden hoşlanmadığını, kavgayı istemediğini görüyorsunuz. Bu noktaya biz getirmedik. Biz sadece Biga’ya hizmet etmek istiyoruz. Kocabaş Çayı Köprüsü için düşündüğümüz projemiz de yine Biga denince akla gelebilecek bir proje olacaktı. Örnek bir proje olacaktı ama yarıda bıraktırıldı. Ama biz o projemizden vazgeçmedik. Geçici kabul birkaç ay içinde yapılmak zorunda. Ondan sonra mücadelemize devam edeceğiz. Bundan sona bu konuda başka bir kulp bulabileceklerini sanmıyorum. Ama bu ülkede her şey olabiliyor. Normal bir hukuk devleti olarak böyle şeylerin olmaması lazım. Köprünün de inşaatının tamamlanması gerekiyordu. Maalesef biz olağanüstü hal ile yönetiliyoruz. Biga halkı, konu Biga olduğunda birlikte çalışılmasını istiyor. Biz bu çalışmaya hazırız. Ağustos ayına kadar 3.5 yıl boyunca engelleme çabalarıyla karşılaştık. Birçoğunu aşmaya çalıştık ve aştık. Bir tek bu konuyu aşamadık. Onu da aşacağız.
Bu konuda belediyenin hiç hatası yok. Hata yapmış olsaydık 37 gün burada çalışamazdık. DSİ Bölge Müdürü değişti. Gelen müdür Salı günü işe başladı, Cuma günü bize o yazıyı gönderdi. Yanlış yaptı. Biga’yı bilmeden, yaşanan süreci anlamadan, siyasi baskıyla o yazıyı bize gönderdi. Bölge müdürünün Urfa’ya tayinini çıkarmışlar. 63 yaşında adam. Urfa’ya gitmemek için o da emekliliğini istedi. 3 Mayıs’ta müteahhit genel kabul için başvuruda bulundu. Daha sonra ben DSİ Bölge Müdürü ile görüştüm. 2015 yılında bu projeyi ve projeyle ilgili detayları DSİ Bölge Müdürü ile paylaştım, inceledi ve yapabileceğimizi söyledi. Müteahhit işini bitirip geçici kabul için yazı yazdıktan sonra köprü için de DSİ Bölge Müdürlüğü’ne yazı gönderdik. Projemizi de ekledik. Dilekçeyi de verdim. ‘Tamam, başlayın siz’ dedi. 1 aylık yasal süre vardı. Başbakanlık Genelgesi’ne göre o süre içine DSİ’den yazı gelmezse, onaylanmış sayılıyor. Bu da yasal bir süreç. Biz bu süreci bekledik. Yönetmelik çok açık. 29 Haziran’da süre doldu. Biz 3 Temmuz’da işe başladık. Tam çalışmanın 37’nci günü AKP İlçe Başkanlığı müdahale etti. Müdür değişti. Bir gün daha çalışsaydık, köprü açılacaktı. Köprünün yapımı ile ilgili bile ‘yapılmasın’ baskısı yapılmıştı. Bu köprü projede yoktu. Bölge Müdürü’nün de inisiyatif almasıyla Biga’ya köprü kazandırmış olduk. Kötü mü oldu!”
10 Ocak Gazeteciler Günü’nde bir kez daha gördüm ki; Biga Belediyesi ile ilgili sorularınız Başkan İsmail Işık, olmadı müdürler ya da iletişim numaralarından ulaştığınız çalışanlarca cevaplandırılıyor. Amaç sorularımıza yanıt aramak, sorunlarımıza çözüm bulmak ise doğru sorularla doğru yanıtlara ulaşabiliyorsunuz. Benim gözlemlerim ve yanıtlar böyle. Sağlıcakla.
Saim Tunçman
YORUMLAR